Traduire turc arabe باعث على
turc
arabe
Résultats connexes
-
içtepi (n.)plus ...
-
uyarıcı (n.)plus ...
-
dürtü (n.)plus ...
-
güdü (n.)plus ...
-
hınç (n.)plus ...
-
neden (n.)plus ...
-
aktüalite (n.)plus ...
- plus ...
- plus ...
- plus ...
- plus ...
-
yükseltmek (v.)plus ...
-
centilmen (adj.)plus ...
-
ettirgen (adj.)plus ...
-
yücelik (n.)plus ...
-
yukarıda (adv.)plus ...
-
ayırtmak (v.)plus ...
-
basın (n.)plus ...
-
matbaa (n.)plus ...
-
çökmek (v.)plus ...
-
cendere (n.)plus ...
- plus ...
- plus ...
- plus ...
- plus ...
- plus ...
-
üzerine (adv.)plus ...
-
üzerine (prep.)plus ...
-
üzerinde (adv.)plus ...
-
üzerinde (prep.)plus ...
les exemples
-
Herkes orada. İyi düşün, iyi olsun.الجميع حاضرون. الأجواء مبهجة وباعثة على السعادة
-
- Tabi ya, iyi olsun. - Kolay.نعم، باعثة على السعادة - هوّني عليك -
-
Can sıkıcı. Çok ümitsiz bir şey gibi..إنه محرج .أمراً باعث على اليأس
-
Hoş bir heyecan ha?الموقف باعث علي التوتر الشديد ؟ نعم
-
Köyde olmayı seviyorum. - Çok rahatlatıcı.أحب التواجد في الريف - إنه باعث على الاسترخاء -
-
Arayanların zavallı olduğunu düşünürdüm.يا إلهي، رأيت المتصلين باعثين على الشفقة للغاية
-
Ama görünüşe göre, her şey güzel kokuyor.لكن من الواضح أنّ الأجواء .باعثة على النشوة
-
Haydi ama, senin her zaman bir kendini-iyi-hisset teorin vardır.هيا, عِنْدَكَ دائماً نوع من نظرية باعثة على الإرتياح
-
Lütfen bana madam demeyin." كف عن نعتي بالـ" سيّدة هذا باعث على الملل
-
O açıklamadaki sağır eden ironiyi duymamana... ...inanamıyorum ben de.!لا أستطيع التصديق بأنّك لم تسمع السخرية الباعثة على الصمم في ذلك البيان